Bir Veda Havası

Yaşlı dünyanın gördüğü en büyük savaşlardan biri yeni bitmiş. Yenilenler ve kazananlar arasındaki duello boynu eğik, yorgun devletlerin teslim olmasıyla sonuçlanmış. Yaralar ağır. Kan kaybeden imparatorluklardan biri de Osmanlı. Bir zamanların Ali-Osmaniye’si. Gözden düşmüş, hasta bir adam artık.

Mondros’un ve İttifak devletlerinin tırnaklarını boynuna geçirdiği bir millet... İşgalcilerin hırpaladığı, hor görülen bir ulusun çığlıklarının yükseldiği kızıl semalar...

İşte böyle bir manzarayla açılıyor Veda (eski şehirde bir konak). Maliye Nazırı Ahmet Reşat Paşa, karısı Behice Hanım, iki kızı, teyzesi Sitare Hanım ve ev işlerine yardımcı olan akrabaları Mehpare ile yaşamaktadır. Sarıkamış gazisi “millici” yeğeni Kemal’in eve gelmesiyle aileye büyük bir gerginlik hakim olur.


TARİHE ATIF

Ayşe Kulin’in aynı adlı eserinden ekrana uyarlanan Veda, Zülfü Livaneli’nin yaptığı müzikleri, kaliteli oyuculukları ve orijinal çekim teknikleriyle dikkat çekiyor. Mehmet Aslantuğ, Fahriye Evcen, Maral Üner, Jale Arıkan ve Burak Yamantürk ‘ün başrollerini paylaştıkları dizi, seyirciyi tarihi atmosfere çekmekte hiç zorlanmıyor. Ahmet Reşat Bey’e “beybabam” diye hitap eden kızlar, “filler dövüşmüş çimenler ezilmiş”, “biraz daha erken giderseniz horozlar utanıcak” gibi sözler bizleri babaannelerimizin, anneannelerimizin, dedelerimizin zamanına götürüyor.

Dört kitaptan oluşan Umut serisinin ilk kitabı olan Veda, yazarın kendi dedesi Ahmet Reşat Paşa’nın hayatından kesitler sunan yarı biyografik bir eser. İlk bölümüyle kitabı okuyanlar için de oldukça zengin bir anlatım sunan Veda dizisi, ülkesindeki açlık, hastalık ve sefalete katlanamasa da elinden birşey gelmeyen, “Ben ne yapacağımı bilmiyorum” diye yakınmaktan öteye gidemeyen bir kahramanı etrafında gelişen olayları, sadelikte, sükunetle, aceleye getirmeden anlatıyor seyirciye.


İNCECİK BİR VEDA

Büyük Hanım’ın her fırsatta azarladığı Mehpare kitapta sadece uzak bir akraba. Dizide ise izleyiciye Sitare Hanım’ın ölen kocası Arif Hikmet Bey’in gayri meşru kızı olabileceği düşündürülüyor. Dizinin ilerleyen bölümlerinde Reşat Bey’e aşık Eirene, veremle savaşan Kemal ve idealist doktor Mahir’den yana yeni gelişmeler olabilir.

Veda seyirciyi tarihi ayrıntılarla sıkmayan ama aynı zamanda dönemin gerçeklerini açık yüreklilikle ortaya koyan bir yapım. Mehmet Aslantuğ’un Hollywood’un “Matching Actor” (Rolü giyen aktör) anlayışına yaklaşan oyunculuğu, ekibin casting konusundaki şüphe götürmez başarısı diziyi reyting yarışında üst sıralara taşıyabilir.

Kaliteli ve özgün yapımları mumla aradığımız şu günlerde ilk bölümüyle umut vaat eden dizi izlenmeye değer.

Yorumlar

Popüler Yayınlar